Prof. Dr. CananKaratay, kebaba yeşil ışık yaktı ama bir uyarıda bulundu. Karatay, şekere dönüşen karbonhidratların yağlanmaya namacıyla olduğuna ilgi çekti, “Yağlar, bedende hastalıklara namacıyla olan hormone üretir. Bunlar, beyinde damar yolu tıkanması, katarakt, felç ve kalp krizi gibi çoğu hastalığa namacıyla olur. Yağ yemediğiniz amacıyla şeker yiyorsunuz. Şekeri de karbonhidrat olarak alıyorsunuz.
Bunlar bedende yağ olarak depo ediliyor. İnsanlar bu amaçla şişmanlıyor” diye konuştu. Ekmek, pirinç, patates, makarna, baklava, börek, çay şekeri, meyve şekeri, içtiğiniz şekerli içecekler, gazlı içecekler bedene girdiği vakit kan şekerinizi fırlatır. Bunlar insan bedeni amacıyla zehirdir. Bu zehir, bedenimizde uzun vakit kalmasın diye beden kendini koruma hedefi ile pankreastan insülin hormone salgılatır. Bunların kalorisinden korkulmaması gerekir. Çünkü sıhhatli yağ yerseniz o yağ bedeninuzda yağ olarak birikmez. Tam tersine kilo verdirir. Yağ yiyerek bedendeki birikmiş yağlardan kurtulabilirsiniz. Çünkü yağ sizi acıktırmaz. Yağ, uzun sure devam eden sıhhatli enerji sağlar.
ŞEKER HASTALIĞI: Şeker hastalığına da değinen Karatay, “Şeker hastalığı katiyen kalıtsal değildir, aşırı düzeyde şeker kullanımının sonucudur. Aynı ailede görülmesi, aynı aile içersinde ne görüyorsak onu yapmamızın sonucudur. Annemizden babamızdan ne görürsek onu yapıyoruz” dedi. Prof. Karatay, Adana kebabı kullanımı ile alakalı soruya, “Adana kebap memleketi. Çok lezzetli yemekleriniz var. İstediğiniz kadar kebap yiyebilirsiniz, serbest. Ama beraberinde ekmek ya da bulgur pilavı yemeyeceksiniz” şeklinde cevap verdi.
İNSÜLİN DİRENCİ: İnsülin direnci genelde tip 2 diyabetin bir öncüsü olarak kabul edilir. Tip 2 diyabet, bedenin yeteri kadar insülin üretmemesi ya da imal edilen insülinin etkili bir şekilde kullanılamaması halinde meydana çıkar. İnsülin direnci, genelde obezite, fiziksel aktivitenin azalması, kalıtsal faktörler ve yaş gibi detaylı faktörlerle ilişkilendirilir.